Delphine LaLauire
19 Mart 1787 tarihinde, New Orleans’ta doğdu.
Sıcak bir yuvası ve dört kardeşi vardı. İyi bir eğitim alan Delphine, 13 yaşındayken üst düzey bir kraliyet memuru olan Don Ramon ile evlendi. Delphine aradan birkaç yıl geçtikten sonra hamile kaldı. 1804 yılında kocasının Madrid’e dönmesi gerekti, o sırada hamile olan Delphine de onunla birlikte seyahat ediyordu. Ancak Don Ramon Madrid’e giderken Havana’da aniden öldü. Delphine kocasının ölümünden birkaç gün sonra kızını dünyaya getirdi ve New Orleans’a geri döndü. İlk kocasının ölümünden 4 yıl geçtikten sonra 1808’de önde gelen bir bankacı, tüccar, avukat ve yasa koyucu olan Jean Blanque ile evlendi. Bu evlilikten dört tane çocuğu oldu. Fakat kocası 1816 yılında esrarengiz bir şekilde hayatını kaybetti.
İkinci eşini kaybettiğinde beş çocuğu vardı. 1825 yılında kendinden yaşça küçük olan Doktor Leonard Louis Nicolas LaLaurie ile tanıştı ve evlendi. Daha sonra kocası ile birlikte 1140 numaralı evde yaşamaya başladı. Delphine’nin ölümle biten evlilikleri onu psikolojik olarak etkilemişti. Oldukça zengin olan Delphine, rahatlamak ve stres atmak için evinde sık sık partiler ve yemekler düzenliyordu.
Çevresindeki insanlar tarafından sevilen bir kadındı. Bir gün, 12 yaşındaki kölesi, onun saçlarını tararken canını yaktı. Bunun üzerine öfkeden deliye dönen Delphine, genç kölesini ölünceye dek kırbaçladı. Bu yaptığı dolayısıyla ceza alsa da sosyetik ve sözü geçen bir kadın olmasından dolayı cezası yalnızca 300 dolar olarak belirlendi.
İyi bir cerrah olan eşinin yaptığı ameliyatları izlemek en büyük eğlencesi idi. Bu ameliyatlar hakkında sürekli sorular soruyordu. Aynı dönemde kölelerine işkence ediyor, onların kemiklerini kırıp aç bırakarak tuhaf deneyler yapıyor; böylelikle onları hayvanlara benzetmeye çalışıyordu. Kölelerden nefret ettiği ve onlara yemek verdiği için kendi kızını dövdüğü bilinmektedir.
10 Nisan 1834 tarihinde, LaLaurie malikanesinde mutfakta başlayan bir yangın çıktı. Polis ve itfaiye erleri oraya vardıklarında, 70 yaşındaki köle aşçıyı ayak bileğinden sobaya zincirlemiş buldular. Daha sonra ifadesinde cezalandırılmaktan korktuğu için intihar etmek amacıyla yangını başlattığını söyledi. Ayrıca en üst kata çıkarılan kölelerin bir daha geri gelmediğini belirtti. Bunun üzerine en üst kata çıkan itfaiye erleri, ardından ağlama sesleri gelen kilitli bir kapı ile karşılaştı. İtfaiye erleri kapıyı zar zor açtı. Kapıyı açtıklarında ise içeride duvara zincirlenmiş ölü ve diri köleler olduğunu gördüler. Birçoğunun elleri, ayakları kesilmiş; kemikleri kırılmıştı.
Lalaurie’nin sadık bir hizmetçisi vardı. Kargaşa ve alevlerin ortasında kölesi onu arabanın yanına getirdi ve güvenli bir şekilde arabaya bindi. Daha sonra onu Fransa’ya götürecek olan bir yelkenliye binip gitti.
7 Aralık 1849 tarihinde, Fransa'da vefat etti.