Ferit Edgü

24 Şubat 1936 yılında, İstanbulda doğdu. Tam adı İsmail Ferit Edgü’dür. Fatma Nevber Hanım ile Nuri Mehmet Edgü’nün oğlu idi.

Çocukluk yılları, İkinci Dünya Savaşı'nın beraberinde getirdiği olumsuzlukların yoğun bir şekilde yaşandığı dönemde geçti. Yine de bu yıllarda eline geçen tüm kitapları okudu. 

O dönemde gazete kâğıtlarından yapılan kese kâğıtları vardı, düzgünce açıp onları da okurdum.” sözleri, okumaya olan düşkünlüğünün açık bir ifadesi idi. Yalnız bir çocuk olmasına karşın kitaplara sığındı ve yalnızlığını kitaplarla paylaştı. Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin, Tolstoy en çok okuduğu yazarlar arasında idi. Dünya görüşünü aydınlatacak şairler ise Rimbaud ve Lautremont olacaktı.

Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümünde dört yıl öğrenim gördü. Bedri Rahminin öğrencisi oldu.

1950’lerde “Kaynak” dergisinde yayımlanan şiirleriyle edebiyat dünyasına girdi. Edebiyata olan ilgisi, Sait Faik’in “Şahmerdan” adlı eseriyle başladı. Sait Faik’in “sıradan insanların günlük yaşantısını yazması Edgü’yü çok etkiledi ve kendisinin de “yazabileceği fikri bu eserin onda uyandırdığı izlenimlerle gerçekleşti. İlk öyküleri için: Bizden öncekilerin yolundan gitmek yerine, kimselere benzemek istemeyen çağrışımlara açık, fantastik öğelerin ağır bastığını ama gene de (ya da özellikle) bir hayli acemi öykülerdi bunlar.” dedi. Bu dönemde varoluşçuluk akımının etkisinde idi.

Akademinin son sınıfındayken devletin açtığı bir sınavı kazanarak önce Münih’e, oradan da Paris’e gitti. Paris'e gitme nedenini: “Sanat, özgürlük, yaratıcılığın her türü ancak Pariste vardı. Bu düş, yalnız genç Türkler için değil; Doğudan Batıya tüm ülkelerin gençleri, sanatçıları için geçerliydi.” sözleri ile ifade etti.

Paris’teyken Academie Feu’da 6 yıl seramik öğrenimi gördü. Sorbonneda felsefe, Louvreda sanat tarihi kurslarına devam etti. Tüm bunların yanı sıra edebiyat ve resim ile ilgilendi. Paris’teyken “Kaçkınları yayımladı. “Bozgun” adlı eserini de Pariste kaleme aldı. Sartre, Camus ve Beckettten çeviriler yaptı; şiir, öykü, çeviri, yazın ve resim üzerine denemelerini çeşitli dergilerde yayımladı.

1964 yılnda yurda döndü, Beypazarı ve Hakkâri’de yedek subay öğretmen olarak askerliğini yaptı. Hakkârinin Pirkanis köyündeki öğretmenlik deneyimi, daha sonra yazacağı Kimse ve “O/Hakkâri’de Bir Mevsim” romanları ile öykülerinin yazılışında etkili oldu. Bu dönem onun yaşamında ve yazarlığında dönüm noktası idi.

Daha sonra Hakkâri’nin Pirkanis köyü için şunları söyledi: Pirkanis kendimi ve bildiklerimi sınamamda yardımcı oldu. İnançlarımı, insanlara ve doğaya bakışımı, kitaplardan öğrendiklerimi, o Allahın dağında, on dört haneli, yolu, elektriği, telefonu olmayan bir köycükte, tüm dünyası o dağlar, o koyunlar olan insanların arasında yeniden gözden geçirmek olanağını buldum bütün bir kış boyu. Ama insanoğlu her gittiği yere kendini de götürdüğüne göre…”

1967 yılında askerliğini tamamlayarak Parise gitti ve bir yıl sonra Türkiye’ye geri döndü. İstanbul Manajansta metin yazarı olarak çalıştı. DATA Reklam Şirketi’ni kurdu ve 1977 yılından sonra da Ada Yayınlarında görev yaptı.

1978 yılında “Ah Minel Aşk” adlı şiir kitabı yayımlandı. Aynı yıl yayımlanan “Bir Gemide” (1978) adlı öyküsü ile 1979 yılında Sait Faik Öykü Ödülü’nü aldı. Sanat ve felsefe üzerine yazdığı denemelerinden oluşan “Ders Notları” ile 1979 TDK Deneme Ödülü’nü aldı. Bu ödülü 1988 yılında Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü takip etti.

Yapıtlarından “O” Almanca ve Fransızcaya, “Eylül’ün Gölgesinde Bir Yazdı” Almancaya çevrildi. “O” adlı romanı “Hakkâride Bir Mevsim/O” adıyla (Yön: E. Kıral, 1982) ve Onat Kutların senaryosuyla sinemaya uyarlandı. Bu film 33. Berlin Film Festivali’nde (1983) ve 2. Akdeniz Kültürleri Film Festivali’nde (1984) ödüller aldı.

Yazarlığa ilk başladığı yıllardan itibaren aykırı olmayı yeğledi.  Bu konudaki görüşlerini şöyle açıkladı: Aykırılık, çocukluğumdan beri benim tabiatımda vardı. Ona hiç ihanet etmedim. Aykırılığı yazarlığın, sanatçılığın, kaçınılmaz öğesi olarak gördüm. Hatta bir erdem Ama aykırılıklar, tepkiler, başka aykırılıklarla, tepkilerle anlam kazanır.

Kendini, çok okuyan fakat az yazan bir yazar olarak gördü. Kelimeleri titizlikle kullandı. Çünkü okuyucuyu pasif bir konumdan aktif bir konuma geçirebilmek için yazarın çok okuması, çok düşünmesi ve bu sayede düşündürüp düş kurdurabilmesi gerekirdi. Onun istediği etki okuyucuda yaratıcı bir tepki uyandırabilme başarısı idi.

22 Temmuz 2024 tarihinde vefat etti.

Romanları:

1976: Kimse

1977: O/Hakkâri'de Bir Mevsim

1988: Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı

Öyküleri:

1959: Kaçkınlar

1962: Bozgun

1968: Av

1978: Bir Gemide

1982: Çığlık

1991: Binbir Hece

1995: Doğu Öyküleri

1999: İşte Deniz, Maria

2002: Do Sesi

2005: Avara Kasnak

2007: Nijinski Öyküleri

….: Yaralı Zaman

….: Leş

2021: Yolun Gittiği Yer

Senaryoları:

Hakkâri'de Bir Mevsim

Denemeleri:

1978: Tüm Ders Notları

1980: Yazmak Eylemi

1986: Şimdi Saat Kaç?

1991: Yeni Ders Notları

1996: Seyir Sözcükleri

2001: Devam

2003: Sözlü/ Yazılı

2003: İnsanlık Halleri

2013: Selma Gürbüz İçin Üç Yazı

Şiirleri:

1978: Ah Min-el Aşk

1999: Dağ Şiirleri

Anıları:

2003: Görsel Yolculuklar

Biyografileri:

1986: Osman Hamdi-Bilinmeyen Resimleri

2001: Avni Arbaş

2003: Abidin

Çocuk Kitapları:

2004: Doğa Dostları

Kaynak: Leyla Yiğit, Ferit Edgü’nün Roman ve Öykülerinde Yapı ve Tema, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Van 2007.