Joschka Fischer
Almanya eski Dışişleri Bakanı Joseph Martin "Joschka" Fischer, Macar ve Alman bir anne-babanın çocuğu olarak 1948’de dünyaya geldi. Fischer 1965 yılında liseyi terkederek fotoğrafçı olmak için meslek eğitimi almaya başladı ancak bir yıl sonra mesleki eğitimini tamamlamadan okuldan ayrıldı. 1967 yılından itibaren üniversite gençliği hareketinde aktif olarak görev alan Fischer, Frankfurt Üniversitesinde ünlü düşünür Theodor Adorno ve Jürgen Habermas’ın derslerini misafir öğrenci olarak dinledi.Gençlik yıllarında radikal sol hareket içinde yer alan Joschka Fischer 1969 yılında Yaser Arafat yönetimindeki Filistin Kurtuluş Örgütü’nün kongresine katılmıştı. Arafat, bu konferansta İsrail haritadan silinene kadar savaşa devam edecekleri kararı almıştı. Sonraki yıllarda Fischer’in bu konferansa katılması Alman sağ partiler tarafından sürekli gündeme getirilmişti. Daha sonra hukuk eğitimi almak için üniversiteye giden Fischer eğitimini yarıda bıraktı. 1971 yılında otomobil üreticisi Opel’de çalışmaya başladı. Burada çalışma arkadaşlarını komünist devrim için örgütledi.
1967-1975 yılları arasında radikal sol görüşlü Devrimci Mücadele’ (Revolutionärer Kampf) grubunun üyesi olan Fischer, 1981 yılında Yeşiller Partisi’ne katılmadan önce, Daniel Cohn- Bendit ve diğerleriyle birlikte, bu partiye politik alanda realist bir duruş’ sağlayacak olan Frankfurt Çalışma Grubu Reel Politika’yı kurdu.
Fischer, 1983 yılında yapılan seçimlerde bu realist görüşleriyle başarılı oldu ve Federal Meclis’e seçildi. Böylece Federal Meclis’teki ilk Yeşiller grubunda yer almış oldu. 1985 yılında Yeşiller Partisi için geçerli olan dönüşümlü sistem sebebiyle Federal Meclis’teki görevinden ayrıldı ve ancak 1994 yılında meclis grubu başkanı olarak geri döndü. Fischer’in yönetiminde Yeşiller Partisi ekonomi, finans ve sosyal politika alanlarında pazar politikası ağırlıklı bir strateji yürüttü. Fischer en son Gerhard Shröder hükümetinde 1998-2005 yılları arasında dışişleri bakanı olarak görev yaptı.
Joschka Fischer hayatını anlattığı kitabında küçük yaşta kaybettiği babasıyla ilgili bir anısını şöyle anlatır: "Kasap olan babam bir gün mezbahada kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. O zaman gelecekte ne olacağımı bilmiyordum. Ama ne olmak istemediğimi mezbahada kalp krizi geçirerek ölen babamı gördüğümde anladım."