J. R. R. Tolkien
3 Ocak 1892’de o dönem İngiliz sömürgesi olan Güney Afrika’nın Bloemfontein şehrinde doğdu. Babası Arthur Tolkien banka müdürü idi. Aslen İngiltere Birminghamlı olan aile kendilerine yeni bir hayat kurmak amacıyla Güney Afrika’ya yerleşti. Fakat iklimin getirdiği olumsuzluklar nedeniyle annesi Mabel ve küçük kardeşi Hilary ile birlikte İngiltere’ye döndüler.
Aile bir süre sonra baba Arthur’un da dönmesi ile eski günlerine kavuşacaktı. Fakat 15 Şubat 1896’da Güney Afrika’dan Arthur’un ölüm haberi geldi. Bunun üzerine annesi, çocuklarını alarak küçük bir köy olan Sarehole’a yerleşti. Bu köyde Tolkien kısa bir süre geçirdi. Fakat hayallerinde yarattığı Hobbit diyarı Shire ile defalarca Sarehole’u ziyaret etti. Sarehole’da Tolkien’i etkileyen şey, sadece yemyeşil doğası değildi. Köy yakınındaki Moseley Bataklığı, kardeşi Hilary ile oynamak için gittikleri Cole Bank Road Değirmeni ve sürekli kendilerini kovaladığı için "Beyaz Ogr" adını taktıkları değirmencinin oğlu da Tolkien üzerinde derin izler bıraktı.
Tolkien, Birmingham’da King Edward’s Okuluna başladı. Aile bir kez daha taşınmak zorunda kaldı. Daha sonra St. Philips okuluna verildi. Bir sene sonra burs kazandı ve tekrar King Edward’s Okuluna döndü. Birkaç sene sonra 1904’te şeker hastalığı nedeniyle annesini kaybetti. Bunun üzerine çocuklar teyzeleri Beatrice’in yanına gitti ve Peder Francis Morgan’ın gözetimine verildi. King Edward’s Okulunda iken Tolkien’in dillere büyük yatkınlığı olduğu ortaya çıktı. Bu dönemlerde Ronald kendine ait bir dil tasarlamaya başladı. Böylece Elf dillerinin temellerini attı.
Çocukluktan gençlik yıllarına geçerken Tolkien’i etkileyen iki büyük yapı vardı. Oturdukları Birmingham kentinde 29 metrelik Perrott’s Folly kulesi o yıllara göre olağanüstü büyüklüğü ile Tolkien’in beynine kazındı. 1758 yılında John Perrott tarafından yapılan bu kule, tuhaf mimarisi ile "Perrott’un Divaneliği" ismini almıştı. Bu kulenin hemen yanında ise bir başka kule vardı. Bu iki kule, daha sonra yazacağı The Lord Of The Rings (Yüzüklerin Efendisi) için ilham kaynağı oldu.
Tolkien’in gençlik yıllarına ilişkin bir diğer önemli not ise Gamgee ismi ile o yıllarda tanışmış olmasıdır. Bu yerel pamuk markası Gamgee, Ronald’ı etkiledi. Frodo’nun sadık dostu Sam’e bu soyadını verdi.
16 yaşındayken hayatını değiştirecek bir olay oldu. Hayattaki tek gerçek aşkı olan Edith ile tanıştı. Fakat Peder Morgan iki gencin görüşmelerini yasakladı. 1911 yılında Tolkien, klasik diller eğitimi almak için Exeter Koleji’ne gitti ve 21 yaşını doldurduğunda hiçbir zaman unutamadığı Edith’i buldu. Daha sonra bu iki genç 22 Mart 1916’da evlendiler. Üstelik Tolkien onu ikinci kez bulduğunda Edith bir başkası ile nişanlıydı.
1911 yılında Oxford’a kaydoldu. Eski İngilizce, eski Almanca ve eski Fince okudu. I. Dünya Savaşı patlak verdiğinde Tolkien de orduya katıldı. İki yakın dostunu bu savaşta kaybetti. Tolkien, I. Dünya Savaşı’nda cephe gerisinde çeşitli görevlerde yer aldı. Bu görevler esnasında yeni bir dil tasarlamaya başladı. Bu dil, Orta Dünya’da yaşayacak olan Elflerin konuştuğu Quenya diliydi.
Quenya, tamamen kendine ait sözcükleri ve gramer yapısı olan ve başka bir dilin bir şekilde kodlanması ile yapılmış olmayan bir dildir. Tolkien, bu dili oluşturarak yüzyıllar öncesindeki dünyayı zihninde tasarladı.
Çok yakınında patlayan bir bomba yüzünden İngiltere’ye geri döndü. Fakat savaş bu genç insan üzerinde unutulmaz etkiler bıraktı. Savaştan döndükten sonra hayatının büyük bir kısmını Oxford’da geçirdi.
I. Dünya Savaşı’ndan sonra Leeds Üniversitesinde doçent oldu. Tolkien’in çalışmalarına birtakım arkadaşları ve öğrencileri ile kurduğu kulüpler yön verdi. Bu kulüplerde Tolkien ve öğrencileri birbirine eski dillerde masallar anlattı. Oxford’a profesör olarak girdikten sonra "Inklings" adı altında bir grup kuruldu ve Tolkien’in dünyası burada şekillenmeye başladı.
İlk kitabı Sir Gawain and The Green Knight isminde bir çeviri kitabıydı.
Tolkien’in uğraşlarının ilk ürünü, 1937 yılında yayımlanan Hobbit oldu. Bu kitap sayesinde tüm dünya ilk kez Elfler, büyücüler, kovuklarda yaşayan hobbitler, cüceler ve Orta Dünya ile tanıştı. Bugün tüm dünya üzerindeki kitap ve filmlerde kullanılan tipik büyücü imajı ilk kez bu eserdeki büyücü Gandalf ile ortaya çıkmıştır.
Hobbit, önceleri edebî çevrelerce pek dikkate alınmadı. Hatta eski diller konusunda bu kadar saygın bir profesörden çıka çıka böyle bir "masalın" çıkması bazılarını sinirlendirdi. Tolkien, Hobbit hakkında çıkan eleştirilere hiç kulak asmadı ve çalışmalarına tüm hızıyla devam etti. En sonunda 20. yüzyılın en başarılı sayılan romanı The Lord of the Rings (Yüzüklerin Efendisi) ortaya çıktı
Yüzüklerin Efendisi ile birlikte artık iyice olgunlaşmış olan Orta Dünya’nın tüm ağırlığı hissedildi.
Tolkien, 1973 yılındaki ölümüne kadar çalışmalarını sürdürdü ve Orta Dünya hakkında başka kitaplar yazdı. Bu kitaplardan en önemlisi ölümünden sonra oğlu Christopher Tolkien tarafından yayına hazırlanan Silmarillion oldu. Bu kitapta Tolkien, Orta Dünya’nın binlerce yıllık tarihini anlattı. Oğlu, babasından kalan mirası güzel bir şekilde devam ettirdi ve neredeyse babasının bütün notlarını kitaplaştırdı. Böylece büyük bir Orta Dünya tarihi ortaya çıktı.
Tolkien’in yarattığı Orta Dünya ve onun üzerinde yaşanan olayları anlatan kitaplar, edebî çevreler tarafından sorgulansa da tüm ülkelere yayıldı. Tolkien milyonlarca hayran kazandı. Hatta eserlerinde geçen isimler ile şirketler kuruldu. Sanatçılar da bu isimleri kullandılar. Ünlü müzisyen Sting’in ismi Tolkien’in eserlerinde adı geçen bir kılıcın ismidir. Yine ünlü müzik grubu Marillion’ın isim babası Silmarillion’dır.
Tolkien’in eserlerindeki sahneler ressamlar tarafından da canlandırıldı. Belli bir kalitede olan 300’ün üzerinde illüstrasyon mevcuttur. Yüzüklerin Efendisi pek çok ülkede tiyatro oyunu olarak sahnelendi. Bilgisayar oyunları, masa üstü kart oyunları yapıldı ve tamamen kendine ait başka bir kültür barındıran FRP (Fantasy Role Playing) adı verilen oyunların ortaya çıkmasını sağladı.
1945 yılında Oxford’da profesör unvanını aldı. Geçen zaman içerisinde dört çocuk sahibi oldu.
1954’te Yüzüklerin Efendisi’nin ilk iki bölümü İngiltere’de yayımlandı. Ertesi sene ise üçüncü bölümü yayımlandı. Bu roman Hobbit’ten bile daha fazla tepki aldı. Tolkien bu eseriyle çok daha fazla eleştiriye maruz kaldı.
1965 yılında eser Amerika Birleşik Devletleri’nde yayımlandı ve her şey birden değişti. Amerikalılar, özellikle genç nüfus, romanı çok sevdi ve roman hızla kült roman oldu. Bundan sonra Tolkien için ilginç bir hayat başladı. Bu şöhret nedeniyle Tolkien zaman zaman aşırı ilgiden bunaldı. Birçok kez adresini ve telefon numarasını değiştirdi.
29 Kasım 1971’de karısı Edith öldü. Tolkien bunun üzerine sadece bir sene yaşayabildi ve 2 Eylül 1973’te Kraliçe’den CBE unvanını almasından kısa bir süre sonra 81 yaşında öldü.