Lewis Mumford
1895 yılında Flushing, New York’ta doğdu. City College of New York’ta ve New School for Social Research’te okudu. Ancak tüberküloza yakalandığından eğitimini tamamlayamadı. Bilimsel yapıtlarının kapsamı, göz önüne alınırsa, üniversite diplomasının olmaması daha da ilginçtir.
Mumford, 1919’da etkili modernist edebiyat dergisi The Dial’ın editörlerinden biri oldu. İlk kitabı The Story of Utopias 1922’de, otobiyografisi olan son kitabı Sketches from Life ise altmış yıl sonra, 1982’de yayımlandı. Mumford kendisini bir bilim adamı, tarihçi ya da filozoftan ziyade yazar olarak tanımlamayı tercih etti. Eserlerinin geniş kapsamı, aralarında yazarlarının, ressamlarının, kent planlamacılarının, mimarların, felsefecilerin, tarihçilerin ve arkeologların bulunduğu, çok farklı meşguliyetleri olan insanlarla temas kurmasını sağladı.
New Yorker dergisine otuz yılı aşkın bir süre mimarlık yazıları yazan Mumford, teknoloji toplumunun yöresel kültürle uyum sağlaması gerektiğini savundu. En önemli yapıtlardan biri olan The City in History’de (1961; Tarih Boyunca Kent) kentin tarih boyunca insan uygarlığında oynadığı rolü inceledi. Bu kitap 1961’de Ulusal Kitap Ödülüne, 1964’te de Amerikan Özgürlük Madalyası’na değer görüldü. Mumford The Myth of the Machine’de (1967-1970, 2 cilt; Makina Efsanesi, Çev. Fırat Oruç, İnsan Yayınları, 1996) teknolojinin insanlığın gelişmesindeki rolünü, tarihsel bir bakış ve keskin bir eleştirel yaklaşımla değerlendirdi. Edebiyat eleştirisi alanındaki ilk yapıtları ise çağdaş Amerikan edebiyatı eleştirisi üzerinde kalıcı bir etki bıraktı.
Edebiyat eleştirisi, Amerikan araştırmaları, kentler tarihi, mimarlık, uygarlık ve teknolojinin yanı sıra bölge planlaması, çevrecilik ve Amerika’da toplumsal yaşam da dahil olmak üzere çok farklı konularda yapıtlar veren Lewis Mumford, XX. yüzyılın en özgün seslerinden biriydi. Malcolm Cowley onu "büyük hümanistlerin sonuncusu" olarak nitelemişti.
Kent konusuna ilgi duyması, 1915’te Patrick Geddes’le karşılaşmasıyla başladı ve bu ilgi bölgesel ölçekli kent planlaması hareketlerine aktif katılımlarıyla daha da arttı. Regional Planning Association of America’nın [Amerika Bölge Planlaması Birliği] kurucuları arasında bulunan Mumford, kent planlaması konusundaki günümüz ortodoks anlayışı sorgulayan bir dizi raporun hazırlanmasına katkıda bulundu. Bu hareketin öncü fikirleri The Culture of Cities (1938) adlı kitabında toplanmıştır. Mimar veya kent planlamacısı olmamasına rağmen mimarlıkla ve şehircilikle ilgili kitapları ve makaleleri İngilizce konuşulan ülkelerdeki önde gelen mimari ve planlama enstitülerine fahri üyelik hakkı kazanmasını sağladı. Howard Madalyası, Kent Planlaması Enstitüsü Altın Madalyası ve R.I.B.A. Kraliyet Altın Madalyası sahibidir.
1938’de Amerika’nın ikinci Dünya Savaşı’na katılmasına karşı çıktı. 1944’te bu savaşta oğlunu kaybetti. Daha 1946’da nükleer silahlara karşı çıkmıştı. Ocak 1990’da yaşama veda eden Mumford, Büyük Britanya İmparatorluğu Şövalyesi unvanını da almıştı.
Kaynak: Tarih Boyunca Kent, Lewis Mumford, Ayrıntı Yayınları, İstanbul, 3. baskı 2019.
Diğer önemli yapıtları:
Sticks and Stones (1924), The Golden Day (1926), Herman Melville: A Study of His Life and Vision (1929), The Brown Decades: A Study of the Arts in America, 1865-1895 (1931), The Highway and City (1963), The Urban Prospect (1968), My Work and Days: A Personal Chronicle (1979). ‘’Renewal of Life ‘’ dizisi: Technics and Civilization (1934), The Culture of Cities (1938), The Condition of Man (1944), The Conduct of Life (1951).