Muhammed Ali Clay
1940’lı yıllarda, ABD’de hayat siyahiler için oldukça zordu. Kölelik kaldırılmasına rağmen siyahiler köle gibi bir yaşantı içinde bulunuyordu. Beyazların siyahilere karşı ırkçı tutum ve davranışları devam ediyordu. Bununla beraber beyazlar ile siyahiler arasında büyük duvarlar örülüydü. Toplumsal yaşamda birçok ayrılıklar vardı. Öyle ki beyazlar ile siyahilerin gittiği kiliseler bile ayrılmıştı. Siyahilerin mahallelerinde beyazları görmek çok nadiren ve bazı şartlar altında olurdu. Tarihler 17 Ocak 1942’yi gösterirken Muhammed Ali -babasının koyduğu isimle Cassius Maracellus Clay- Louisville Kentucky’de bu şartlar altında dünyaya gelir. Siyahilerin içinde bulunduğu bu ortam, onu doğumundan itibaren bir mücadele için sokar. Bu mücadele onu yumruklarını konuşturmaya zorlar. Ve o da yumruklarını konuşturmaktan çekinmez.
Ona yumruklarını konuşturmasını söyleyen ilk kişi, memur Joe’dur: Bir gün babası, Cassius’a bir bisiklet alır. Bu bisiklet iki çocuk tarafından çalınır. Bunun üzerine Cassius ve babası karakola gider. Kendisi de boks yapan bir siyahi olan memur Joe, eğer boks bilseydi bisikletinin çalınmayacağını söyler. Joe, Cassius’un fiziki yapısının boks sporuna uygun olduğunu gördüğünden sözü buraya getirmiştir. Nitekim Cassius’u çalıştığı salona götürür. Böylece Cassius Clay -henüz 12 yaşındayken- profesyonel boks hayatına adımını atar. Cassius hızla kendi geliştirir ve çeşitli organizasyonlarda dövüşür. 17 yaşındayken Amerikan Millî Boks Takımı’na seçilir. 18 yaşına geldiğinde ise Roma Olimpiyat Oyunları’na katılır ve olimpiyatlardan altın madalya ile döner. Bir lokantada maruz kaldığı ayrımcılığa çok sinirlernir ve bundan sonra Cassius Clay, ayrımcılığa uğrayan siyahilerin sesi olmak için daha bir hırsla çıkar maçlarına.
Cassius Clay, 1961 yılında sekiz profesyonel maça çıkar. 1964 yılına kadar bu maçlarına devam eder ve bu yıllarda ünü daha da artar. 1964 yılında mücadeleci bir ruh içinde -22 yaşında- Dünya Ağır Siklet Boks Şampiyonu Sonny Liston ile unvan maçına çıkar. Dünya şampiyonu olduktan sonra da Müslüman olduğunu ilan eder. Böylece Cassius Clay, Muhammed Ali olur.
Muhammed Ali Müslüman olduğunu ilan ettiği andan itibaren çeşitli baskılara maruz kalır. Hatta ondan özür dilemesini isterler. Muhammed Ali bu baskı altındayken, -Müslüman olduktan sonra Malik Şahbaz adını alan- Malcom X’le bir araya gelir. Malik Şahbaz, “Özür dileyecek bir şey yaptıysan, özür dile ama özür dileyecek bir şey yapmadıysan, asla boyun eğme!” der. Muhammed Ali de özür dilmeyip onlara boyun eğmeyeceğini gösterir. Ancak baskılar devam eder ve hiçbir şampiyona yapılmayan şey ona yapılarak askere çağrılır. O sırada ABD, Vietnam’a savaş açmıştır. Muhammed Ali, “Vietnamlılar bana hiçbir kötülük yapmadılar ki onlarla savaşayım.” der ve hakkında açılan dava sonucu hapis ve para cezasına çarptırılır. Sonradan bu cezası affedilse de pasaportu ve lisansı elinden alınmıştır. Bu dönemde maddi sıkıntılar çeker. Malcom X ile yakın ilişkiler içinde üniversitelerde konferanslar vermeye başlar ve İslamı anlatır.
1970 yılına gelindiğinde Muhammed Ali açtığı temyiz davasını kazanır ve lisansı iade edilir. Tekrar ringlere dönmüştür. 1971 yılında Joe Frazier ile dünya şampiyonluğu maçına çıkar. 15 raunt sonunda sayı ile mağlup olur. Bu, Muhammed Ali’nin ilk yenilgisidir. Daha sonra Ken Norton ile karşılaşır ve ilk rauntta çenesinin kırıldığı ve o hâlde dövüştüğü bu maçtan da mağlubiyetle ayrılır. Bu iki yenilgiden sonra Muhammed Ali, tekrar eski formuna kavuşur ve Joe Frazier ile tekrar karşılaşarak onu mağlup eder. 1974 yılının Ekim ayında ise Zaire’nin başkenti Kinşasa’da dünya şampiyonu Geroge Foreman ile karşı karşıya gelir. Maç tüm dünya tarafından ilgiyle karşılanır. Muhammed Ali, Geroge Foreman’ı 8. rauntta nakavt eder ve dünya şampiyonluğunu ikinci kez kazanır. İlk yenilgisini aldığı Joe Frazier üçüncü boks maçına çıkar ve bu sefer Frazier’ı 15. rauntun sonunda nakavtla mağlup eder. Muhammed Ali 1978 yılında Leon Spinks’e yenilerek şampiyonluğunu yitirse de aynı yıl içinde bu maçın rövanşında Spinks’i mağlup edince dünya şampiyonluğunu 3 kez elde eden ilk ağır sıklet boksörü olur. Bundan sonraki süreçte Ali, Parkinson hastalığına yakalanır. Hastalığını gizleyerek maçlara çıkar ve yaptığı iki maçı da kaybeder.
Muhammed Ali bokstaki yeteneği ve tekniği kadar, mücadelesi, sözleri, özel hayatı ve şahsiyeti ile de ön plana çıkmış bir boksördü. Rinde bir dansçı gibi dans eder, rakiplerini şaşırtırdı. Dünya şampiyonluğunu kazandığı maçtan sonra gazetecilere Kazandığı maçlardan sonra “En büyük benim. Laflarınızı yiyin. Laflarınızı yiyin. En büyük benim!” diye haykırmıştı. “Kelebek gibi uçup arı gibi sokan” Muhammed Ali’nin en kızdığı şeylerden biri de kendisine Clay diye hitap edilmesiydi. 1967’de maç seremonisi sırasında ona Clay diye seslenen Emie Terrell’a yumruklarını yağdırırken “Benim adım ne! Benim adım ne!” diye haykırmıştı. Onun özel hayatını etkileyen en önemli şey ise şüphesiz Müslüman olmasıydı. Müslümanlığa geçişi ABD’de tutucu çevreleri sinirlendirirken dünya Müslümanlarını, özellikle de siyahi müslümanları sevindirmişti. Muhammed Ali, Müslüman olduktan sonra Malcolm X hareketi olarak da bilinen Nation Of Islam hareketine katılmıştı. 21 Şubat 1965 tarihinde bir suikasta kurban giden Malcolm X’le samimi bir dostluk kurmuştu. Daha önceden de dinî lider Elijah Muhammed ile yakın ilişkiler içindeydi. Hatta Muhammed Ali ismini ona Elijah Muhammed vermişti. Üniversitelerde paneller verip İslamı anlatan Muhammed Ali’nin, birçok yönden ABD’deki Müslümanlara faydası dokunmuştu. Örneğin ünlü basketbolcu Kerim Abdül Cabbar onun Müslüman olduğunu ilan etmesinin kendisinin de İslamı seçtiğini açıklamasını kolaylaştırdığını söylemişti. Çeşitli İslam ülkelerini ziyaret eden Muhammed Ali, hükûmet başkanlarıyla dostluklar kurmuştu. Hatta Körfez Krizi esnasında, Irak’ın elinde tuttuğu ABD’li rehineleri kurtarmak için, iyi niyet elçisi olarak Bağdat’ta Saddam Hüseyin ile görüşmüştü.
Muhammed Ali 4 kez evlenmiş bu evliliklerden yedi kız ve bir erkek çocuğu olmuştur. İlk eşi Sonji Roi ile Müslüman olduktan sonra ayrılmıştır. Parkinson hastalığı yüzünden Michigan’daki çiftlik evinde gözlerden uzak bir hayat sürdürmektedir.
Boksu 36 yaşında bırakan Muhammed Ali, boks dünyasında şampiyonlar arasında önemli isimdi. Muhammed Ali kariyeri boyunca, 37’si nakavt ile olmak üzere, toplam 56 maç kazandı ve sadece 5 kez yenildi. 2001 yılında, Hollywood tarafından hayatı filme alındı. Kendisini ünlü aktör Will Smith canlandırdı.