Abdurrauf Fıtrat

Abdurrauf Fıtrat


(Buhara, 1884 -1938)

20. yüzyıl Özbek millî edebiyatının kurucularından, Cedit hareketinin önderlerinden, milliyetçi, şair, nâsir, tiyatro yazan, ilim, fikir ve devlet adamı, müzikolog ve eğitimci Abdurrauf Fıtrat, 1884 yılında Buhara’da doğdu. Buhara’daki Mirarab medresesinde eğitim gördü. Daha sonra İstanbul Dârülfünûnu’nda okudu (1909-1913). İstanbul’da bulunduğu yıllarda, fikir çevrelerinin tesiriyle milliyetçi oldu. Yine İstanbul’da iken Münazara (1909), Hind Seyyahı (1912) ve ilk şiir kitabı olan Sayha (1911) adlı eserleri yayımlandı.

Buhara’ya dönünce, Cedit hareketine ve siyasî mücadelelere iştirak etti. Yaş Buharalılar cemiyetinde faal rol aldı.Sovyetler Buhara’ya gelince, Buhara Komünist Partisi üyesi (1918-1924), Buhara Halk Sovyet Cumhuriyeti Eğitim bakanı (1921), başbakan yardımcısı (1922), Buhara Komünist Partisi siyasî büro üyesi oldu. Bu dönemde, millî edebiyatçılar derneği olan Çığatay Gürüngi’nde faal rol aldı (1919-1921). Ardından Moskova’da, Taşkent’te, Semerkand ve Buhara’da enstitü ve üniversitelerde dersler verdi.

Abdurrauf Fıtrat, yazar olarak Ebâ Müslim (1916), Temür Sağanası (1918), Oğuzhan (1919), Ebülfeyzhan (1921), Çin Seviş (1920), Hind İhtilâlcileri (1921), Arslan (1926) ve Rozalar (1930) adlı piyeslerle Qıyamet (1923), Zehrânın İmânı (1928) ve Qıyşıq Eşan 1930) adlı hikâyelerini kaleme aldı. Edebiyatçı ilim adamı olarak klâsik şairler hakkında birçok ilmî makale neşretti.

4 Ekim 1938 tarihinde, diğer Ceditçi şair ve yazarlarla birlikte, Ruslaştırma politikalarını ve sovyet ideolojisini kabul etmediği için halk düşmanı ilân edilerek öldürüldü. 1956 yılında aklanmakla birlikte eserleri yayımlanmadı. 1991 yılında Özbekistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra Fıtrat’ın bazı eserleri yayımlandı. Fıtrat’ın gazete ve dergi sayfalarında unutulmuş pek çok yazısı ve kendisinin müstakil kitap hâlinde neşrettiği birçok eseri bulunmaktadır. Bunların tamamı bugüne kadar henüz tespit edilerek yeniden yayımlanmamıştır. Bu eserlerin toplanarak yayına hazırlanması hâlinde yirmi ciltlik bir külliyatın ortaya çıkacağı tahmin edilmektedir. Bu sebeple bugün Fıtrat ve eserleri üzerinde yapılan incelemelerin hiçbiri tam değildir.