Ahmet Rüstem Bilinski

Ahmet Rüstem Bilinski

1862 yılında Midilli’de doğdu. Esas adı Alfred Rüstem Bieliński’dir. Babası Nihad Paşa (Seweryn Bieliński) Polonyalı, annesi İngilizdir. Osmanlı uyruğuna giren babası önce mühendislik öğrenimi gördü. Daha sonra binbaşı rütbesini kazanarak Osmanlı ordusuna hizmet etti. 

Ahmet Rüstem Bey, ilkokulu İzmir’deki İngiliz Mektebinde okudu. Ortaokul ve lise öğrenimini ise İstanbul Kadıköy’deki Frer Mektebinde (Fransız Saint Joseph Lisesi) tamamladı. Son olarak Avusturya’nın Lümberg şehrinde yüksek tahsilini bitirdi. Kısa bir sure Mekteb-i Sultani’de (Galatasaray Lisesi) eğitmenlik görevinde bulundu. Lehçe, Almanca, Rumca, İngilizce, Fransızcayı çok iyi, Arapça ve Farsçayı ise iyi derece bilen Ahmet Rüstem Bey bu başarısını aldığı eğitim ve kozmopolit aile yapısına borçludur.

Ahmet Rüstem Bey, kendisine meslek olarak diplomatlığı seçti. Bu seçimi yapmasındaki en temel etken, aldığı eğitim ve yabancı dillere olan hâkimiyetiydi. Aynı zamanda anne tarafından da bir aile mesleği olmasıydı.

Hariciye kariyerine henüz 19 yaşındayken başladı. 1881 yılında Osmanlı Bulgaristan Komiserliğinde Fahri Fransızca Kâtibi olarak hizmet etti.

1883’ün Ekim ayında Roma’da bir konferans düzenlendi. Bu konferansta, ülkeler arasındaki mesafe ve seyahat sürelerinin hesaplanması ile denizde yön tayin edilmesi için bir boylama, dolayısıyla müşterek bir saate ihtiyaç duyulduğu masaya yatırıldı. Amerika hükûmeti bu kapsamda katılımcı ülkelerin delegelerine 1 Ekim 1984 günü Washington’da düzenlenecek konferansa katılım çağrısında bulundu. Uluslararası bir öneme sahip olan bu konferansa Osmanlı Devleti’ni temsilen Ahmet Rüstem Bey katıldı.

Osmanlı Washington Sefaretinde başkâtiplik görevine atandı ve Ali Ferruh Bey’in gıyabında bir süreliğine vekaleten maslahatgüzarlık görevini üstlendi.

Washington Sefareti Katipliği görevini yürütürken Ahmed Rüstem Bey’in saygınlık ve dürüstlüğüne ilişkin, Venezuela Maslahatgüzarı tarafından yazıldığı düşünülen birtakım makaleler meydana çıktı. Mevzubahis makaleler her ne kadar olumlu da olsa Ahmed Rüstem Bey’in tepkisine ve Venezuela Maslahatgüzarı Pulido’ya sert üslupta bir mektup göndermesine neden oldu. Fakat Pulido’nun bu mektubu Birleşik Devletler İngiliz büyükelçisi Lord Paucefote’a bizzat ulaştırması, Paucefote’un Türk yetkililerden Ahmet Rüstem Bey’in Washington’dan hemen uzaklaştırılması talebinde bulunmasına yol açtı. Yaşanan bu olaylar yüksek makamlara kadar intikal etti. Soruşturmalar neticesinde Ahmet Rüstem Bey ve Pulido’nun aralarında herhangi bir anlaşmaya varılamadı ve Şubat 1900’den itibaren bir yıl süreyle Ahmet Rüstem Bey izinli olarak görevinden ayrıldı.

İzni boyunca Londra’da bulundu. Burada da Daily Mail gazetesine yazmış olduğu devrimci makaleler sebebiyle gündeme geldi. Mevzubahis makalelere pek hoş karşılanmadı ve Ahmet Rüstem Bey yargılanmak için İstanbul’a çağrıldı.

Vatana ihanetle suçlandığını belirten Ahmet Rüstem Bey 1909’a kadar gazetecilik yapmak üzere Mısır’a gitti. 6 Mayıs 1909 tarihinde Washington Osmanlı Elçiliği Maslahatgüzarlığına tayin edildi.

Ertesi yıl Paris Sefaretindeki bir yolsuzluğu soruşturmak için memur edildi. 1911 yılında babasının halefi olarak Çetine (Karadağ) Büyükelçisi görevine getirildi.

1912 yılında Balkan Savaşı patlak verdi ve Ahmet Rüstem Bey, Osmanlı ordusuna er olarak yazıldı.

22 Nisan 1914 tarihinde Washington’daki Osmanlı Sefaretine atandı.

Ahmet Rüstem Bey 17 Eylül 1919 günü Millî Mücadele’ye katılmak için İstanbul’dan yola çıktı ve 19 Eylül 1919’da Sivas’a ulaşarak Millî Mücadele’ye katıldı.

Mustafa Kemal Atatürk’ün dış politika danışmanlığını üstlendi. Meclis’in açılmasıyla birlikte Ankara Milletvekili seçildi. Kısa süren bu görevinin ardından Mustafa Kemal tarafından yurt dışına gönderildi ve oradaki olayları gözlemleyerek Mustafa Kemal’e görüşlerini bildirdi.

2 Ocak 1921 tarihinde Roma’dan Ankara’ya gönderdiği mektupta hastalığından bahsetti. Ancak Ahmet Rüstem Bey’in ölüm tarihine ilişkin belirli bir bilgi yoktur. Pek çok araştırmacı 1935 derken, Cumhuriyet gazetesinin arşivinde 23 Ekim 1934 günü vefat ettiği, akabinde Feriköy Kabristanı’na defnedildiğine dair bir ölüm ilanı mevcuttur.

Kaynak: https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1402956