Bilge Karasu
1930'da İstanbul'da doğdu. Beş yaşında okuma ve yazmayı öğrendi. İtalyancayı yedi yaşında çok iyi derecede anlayabilmekteydi ve 1937 yılının Ekim ayında okula başladı. Piyano eğitimini yaklaşık yedi yaşında almaya başladı. Daha sonra Müslümanlığı seçti, anne ve babası da Musevi asıllıydı. Çocukluğu annesi, teyzesi, anneannesi ve teyzesinin kızlarıyla geçti. Bu yüzden ailesindeki kadınlardan ve onlarla olan benzerliklerinden sık sık söz ederken erkeklerden neredeyse hiç bahsetmez. Onlar hakkındaki bildikleri ise sadece duyduklarından ibarettir.
Onun bütün eserlerine sinen ve eserlerinin ana izleklerinden biri olan ölüm, Karasu daha doğmadan önce ailesinin üzerine çöktü. Ölümün korkunç eli önce dedesini ve dayısını aldı, daha sonra anneannesini, teyzesini ve en son da annesini aldı. Dedesini I. Dünya Savaşı sona ermeden bir yıl önce, dayısını ise savaş sona erdiğinde kaybetti.
Şişli Terakki Lisesinde ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünde öğrenim gördü. Yazın hayatına on yedi yaşında başladı. Henüz yirmi yaşında yani 1950 yılında ilk yazısını yazdı. İlk öyküsü ise 1952 yılında Seçilmiş Öyküler dergisinde yayımlandı. Daha sonra Dost, Türk Dili, Gösteri, Forum, Tan, Gergedan, Çağdaş Şehir, Argos, Kedi gibi dergilerde de yazıları yayınlandı. 15 Aralık 1953 tarihinde Turizm ve Tanıtım Bakanlığı Basın Yayın ve Turizm Genel Müdürlüğünde tercüman olarak çalışmaya başladı. 9 Haziran 1956’da bu görevinden istifa etti. 1 Aralık 1956’dan, 30 Kasım 1957’ye kadar askerlik görevini tamamladı. Galata Askerî Şubesinde tank teğmeni olarak askerliğini yaptı.
1963 yılında Rockefeller bursuyla bir Avrupa seyahati yaptı. Avrupa seyahati sonrasında Karasu’nun Ankara yılları hep yoğun geçti. Belli aralıklarla Ankara Radyosunda Dış Yayınlarda haftalık programlar yaptı. Fikret Otyam’ın orkestrasında piyano çaldı ve Ertuğrul Oğuz Fırat’ın evinde düzenlediği müzik toplantılarına katıldı. ODTÜ’de ve Ankara Üniversitesinde değişik zamanlarda konuşmalar yaptı. Hayatı; sanat, yazı ve hocalık üçgeninde geçti. 1974 yılından ölümüne kadar Hacettepe Üniversitesi Felsefe bölümünde öğretim görevlisi olarak çalıştı.
Her insanın hayatında en az birkaç kere kafasından geçirdiği ya da yaşadığı “sevgi”, “dostluk”, “yalnızlık”, “tutku”, “inanç-inançsızlık”, “korku” ve “ölüm” gibi kavramları imgesel bir dille anlattı. Okuyucu günlük hayatına tanıklık ettiği hikâyedeki kahramanda ya da kişilerde kendinden parçalar buldu. Böylece kullanılan imgeleri de rahatlıkla bilinçaltında kendi yaşamına göre şekillendirip yorumladı, hikâyeyle okur arasında bir bağ oluştu. Çünkü Karasu, insanla-insanüstüyü, olağanla-olağanüstüyü yapaylığa düşmeden, metnin doğal akışı, hayatın da kurgusal akışı içinde verdi. Okurun hayal gücünü bir noktaya kadar özgür bıraktı. Kelimelerini özenle seçti. Dili; işlenen, üzerinde çok çalışılan ve oynanan bir dildir. Kullandığı arı Türkçe başka yazarlarda yapay ve zorlama dururken, onun metinlerinde hoş bir tat bırakmaktadır.
“Gece” adlı kitabıyla Amerika'da verilen “Pegasus Ödülü”nü kazanan tek Türk yazardı; bu ödülle birlikte kitapları İngilizceye çevrildi ve ABD'nin çeşitli üniversitelerinde romanı Türk edebiyatı üzerine konferanslar verdi.
2017 yılında, Mustafa Arslantunalı, bir nehir söyleşi olarak planlanan ancak Karasu'nun vefatıyla yarım kalan söyleşilerini Nasıl Yazıyorsam Öyleyimdir adıyla yayımladı.
10 Haziran 1964 tarihinde, yaptığı kısa Mersin seyahati bittikten sonra Ankara’ya döndü. 9 Ağustos’tan 9 Kasım’a kadar hastalığı sebebiyle çalıştığı Hacettepe Üniversitesinden üç ay rapor aldı ve tedavi sürecine başladı. 27 Ocak’ta 65 yaşını doldurması nedeniyle Hacettepe Üniversitesinden emekli oldu. Emekliliğini tam anlamıyla yaşayamadı: 14 Temmuz 1995'te pankreas kanseri tedavisi sürerken Hacettepe Üniversitesi Hastanesinde vefat etti. Karşıyaka Mezarlığı’na gömüldü.
Eserleri:
Troya’da Ölüm Vardı (1963)
Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı (1970)
Göçmüş Kediler Bahçesi (1980)
Kısmet Büfesi
Susanlar (2008)
Gece (1985)
Kılavuz (1990)
Ne Kitapsız Ne Kedisiz (1994)
Narla İncire Gazel (1995)
Altı Ay Bir Güz (1996) (ölümünden sonra yayınlandı)
Ödülleri:
1963 Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü, D. H. Lawrence’den çevirdiği Ölen Adam
1970 Sait Faik Hikâye Armağanı, Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı
1994 Pegasus Ödülü, Gece
1994 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü, Ne Kitapsız Ne Kedisiz
Kaynak: Tuğba Dağıstan Çetintaş, Bilge Karasu Hayatı Ve Eserleri, Celal Bayar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Üniversitesi, Türk Dili Ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı, Doktora Tezi, Manisa, 2018.