Bimen Şen

1873 lında Bursa’da doğdu. Asıl adı Bimen Dergazaryan’dır ve Ermeni asıllıdır. Bir din adamı olan Gaspar Dergazaryan’ın dördüncü çocuğudur. Musikişinas bir aileden geldiği için sesinin güzelliği dikkat çekti, çocukluğunda kilisede ilahi okumaya başladı. 1884 yılı başlarında Bursa’ya gelen Hacı Ârif Bey’in onu dinleyip sesini beğenmesi üzerine İstanbul’a gitmesini tavsiye etti. Ailesinin karşı çıkmasına rağmen on dört yaşında İstanbul’a giderek bir Ermeni bankerin yanında çalışmaya başladı. Bir müddet sarraflık yapsa da sanat çalışmalarını devam ettirdi. O dönemin ünlü musikişinaslarından Tanbûri Cemil Bey, Hacı Ârif Bey’den çok şey öğrendi. İlk meşkini Hacı Ârif Bey’den almasının ardından Hagopos Kıllıyan ve Lemi Atlı’dan gördüğü musiki dersleriyle kendini yetiştirdi.

Elde bulunan plaklarına bakılacak olursa fazla özelliği olan bir sesinin olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca bol diksiyon ve aksiyon bozuklukları dikkati çekmektedir. Bestekâr olarak Hacı Ârif Bey taklitçisi değilse bile bu sanatkârın başlattığı şarkı bestekârlığı yolunun samimi bir takipçisi oldu, özellikle fasıl musikisinin gelişmesine hizmette bulundu.

Zamanının en sevilen ve tutulan uşşak, hicaz, saba, hicazkâr, kürdilihicazkâr, segâh, hüzzam gibi makamlarda pek çok şarkı besteledi. Melodilerinde, kendinden evvelkilerin tesirlerinin izlerinden ziyade, kendi kudret ve kabiliyetinin sesi duyulmakta ve bunlar kâh bir hüzün ve elemin, kâh bir neşve ve sürurun ifadesi olarak gönüllere aksetmektedir. Altı yüzü aşkın eserinin olduğu, güzel şiirlerin kendisine bestekârlık ilhamı verdiğini, en güzel eserlerini gece uykudan uyanarak bestelediğini söyledi. İki yüz yirmi şarkısının notasını Şamlı İskender yayınladı. Bazı marşlar da besteledi.

Yaşadığı sürece ünlü bir hanende olarak tanındı. Konserler verdi, plaklar doldurdu. Şöhreti ve besteleri I. Dünya Savaşı ve onu takip eden mütareke yıllarından itibaren yayılmaya başladı. Atatürk’ün isteği üzerine Ankara’ya geldi. Zaman zaman Dolmabahçe Sarayı’na da çağırıldı. Bir gazete röportajına verdiği cevapta bir musiki aletini kullanmadığını, nota bilmediğini, eserlerini başkalarının notaya aldığını, musikiden ve eserlerden para kazanmadığını, bir kırgınlık sonucu piyasadan çekilerek evvelce biriktirdiğini satarak geçindiğini söyledi. 26 Ağustos 1943 tarihinde, İstanbul’da vefat etti. Feriköy Ermeni Mezarlığı’na defnedildi.

Bazı Eserleri:

- Bir Haber Ver Ey Sabâ N’oldu Gülistânım Benim

- Derdimi Ummâna Döktüm Âsumâna Ağladım

- Acaba Şen Misin Kederin Var Mı?

- Yıllar Ne Çabuk Geçti O Günler Arasında

- Durmadan Aylar Geçer Yıllar Geçer Gelmez Sesin

- Bilirim Daha Sen Pek Küçüceksin

- Dilhûn Olurum Yâd-I Cemâlinle Senin Ben

- Yüzüm Şen Hâtıram Şen Meclisim Şen Mevkiim Gülşen

- Nereden Sevdim O Zâlim Kadını

- Al Sazını Sen Sevdiceğim Şen Hevesinle

- Ne Gülün Rengini Sevdim Ne De Bülbül Sesini

Kaynak: Tuba Özhan, Hacı Ârif Bey, Bimen Şen, Tanbûri Cemil Bey ve Yorgo Bacanos’un Kürdilihicazkâr Makamındaki Sözlü Eserlerinin Usûl ve Geçki Bakımından Karşılaştırmalı Analizi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Müzik Ana Bilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Sivas, 2019.