Lev Trokçi
Lev Davidoviç Bronştayn, 7 Kasım 1879da, Rusya İmparatorluğunun Herson Guberniyasındaki (şu anki Ukraynanın Bereslavka bölgesinde yer alan) küçük bir köyde doğdu. Rusça ve Ukraynacayı öğrenerek büyüdü. Babası tarafından, sekiz yaşında eğitim alması için Odesaya gönderildi. Orada bir Alman okuluna kaydoldu.1896da devrimci hareketle ilgilenmeye başladı. Önce Marksizme karşı çıktı, fakat sonra bu görüşü benimsedi. Matematik Bölümünden mezun olmak yerine, Güney Rusya İşçi Birliği adlı gizli örgütü organize etmeye çalışanlar arasında yer aldı. Birçok broşür ve bildiri yazıp bunları işçilerle devrimci öğrencilere dağıtarak sosyalizmin popülerleşmesini sağlamaya çalıştı. Yazılarında Lvov adını kullandı. 1898de, 200 örgüt üyesi Çarlık polisi tarafından yakalandı. Troçki de bunların arasındaydı. İki yıl tutuklu kaldı. Tutukluluk süresinde Leninin kitaplarıyla tanıştı. Hapisteyken, 1899da, Aleksandra Sokolovskayayla evlendi.
1900de Sibiryaya dört yıllığına sürgüne gönderildi. Burada felsefeyle ilgilenmeye başladı. Troçki takma adını da bu dönemde kullanmaya başladı.
1902de Sibiryadan firar etti. Önce Viyanaya, sonra Londraya gitti. Burada, Georgy Plekhanov, Vladimir Lenin, Julius Martov gibi devrimcilerin yer aldığı Iskra dergisinin editör grubuna katılıp Pero takma adıyla yazılar yazdı. Londrada toplanan Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisinin kongresine katıldı. Bu kongrede parti içinde Bolşevikler ve Menşevikler olmak üzere iki hizip oluştu. Troçki, Menşevik kanatta yer aldı, ancak bir yıl sonra Menşeviklerin görüşlerine katılmadığını belirterek bu kanattan ayrıldı.
1905 devriminin yenilgisinden sonra Sibiryaya sürüldü ve tekrar firar etti. Bu firarını 1905 adlı kitabına eklediği ufak bir metinle hikâyeleştirdi. Leninin davetiyle Leninin Nisan Tezlerini kaleme aldı. Bolşevik Partiye yakınlaşmaya başladı.
1917de Rusyaya döndü. Petrograd Sovyeti Başkanlığına seçildi. Bu sıfatıyla Rus devriminin alt yapısının hazırlanmasında, ayaklanmaların örgütlenmesinde ve yönetiminde etkin ve önemli bir rol üstlendi. Devrim sonrasında Sovyetler Birliğinin önemli adamlarından biri oldu. Bolşevik Devrimi 7 Kasım 1917de oldu. Çarlık Rusya yıkıldı. Troçki, Bolşevik Hükûmetinde, önce Dışişleri Bakanlığına, sonra Savaş Bakanlığına getirildi. Başkumandan sıfatıyla Kızıl Ordunun kurulması görevi kendisine verildi. Devrim sonrasında meydana gelen karışıklıklar ve iç ayaklanmalar boyunca orduyu idare etti. Troçki, Komünist Enternasyonalin kurulmasında da önemli rol oynadı. İlk dört kongrenin programları ve bildirileri kendisi tarafından hazırlandı.
Rusya, I. Dünya Savaşından çekildi. Troçki, Rusyanın yenilgisini onaylayan Brest-Litovsk Antlaşmasını imzalamak için görevlendirildi, fakat Sovyetler Birliğinin yer altı ve yer üstü kaynaklarını başka devletlere bırakmasını öngören bu anlaşmayı imzalamadan geri döndü. Antlaşma, Troçkinin yerine görevlendirilen Kamenev tarafından imzalandı. Böylelikle Rusya, 1878de ele geçirdiği Kars, Ardahan ve Iğdırı, Osmanlı Devletine geri verdi.
Leninin 1924teki ölümüyle birlikte, Troçki, tüm yetkileri elinde toplamaya başlayan Stalinle iktidar mücadelesine girdi. Fakat bu mücadeleyi kaybetmeye başladı. Önce Savaş Komiserliği görevinden, sonra Siyasi Bürodan, ardından da Komünist Enternasyonal Yürütme Kurulu Merkez Komitesinden alındı. Taraftarların St. Peterburgdaki sokak gösterilerine kalkışmasından sonra ise parti üyeliğinden ihraç edildi. Böylece, iki yıl içerisinde, tüm yetkilerinden mahrum kaldı.
Ocak 1928de Kazakistanın Almatı yakınlarındaki Semyonov-Tiyanşansky bölgesine sürgüne gönderildi. Aynı yıl, yirmi altı yaşında olan Nina adındaki kızını kaybetti. Ocak 1929da ise Sovyet Ceza Kanununun 58/10 maddesine göre, karşı devrimcilik ve yasa dışı Sovyet partisi kurmak suçlamasıyla Sovyetlerden kovuldu. 1929 ila 1933 arasında İstanbul, Büyükadada yaşamaya başladı. Bu süre içinde T.C. Hükûmeti tarafından kitaplarını yayımlamasına izin verildi. Şubat 1932de, Stalin tarafından Sovyet vatandaşlığından atıldı.
1933te diğer kızı Zina, Hitler rejimi altındaki Berlinde intihar etmeye zorlandı. Daha sonra oğlu Lev Sedov öldürüldü.
Troçki, Temmuz 1933te İstanbuldan ayrıldı. İki yıl Fransada, iki yıl da Norveçte kaldı. Ocak 1937de ise Meksikaya sığındı ve oraya yerleşti. Oradayken, Dördüncü Enternasyonalin çalışmalarına başladı. Bu örgüt, hem kapitalizme hem de Staline karşıydı. Artık Troçki, Stalin için bir tehditti.
1940ta, Ramon Mercader adlı Stalinist bir ajan, röportaj yapmak bahanesiyle Troçkinin kaldığı eve İspanyol gazeteci kılığında gitti. Troçki, başına kazmayla vurulmak suretiyle ağır şekilde yaralandı. Aldığı yaranın etkisiyle ertesi gün, 21 Ağustos 1940ta öldü.