Nezihe Muhiddin Tepedelengil

Nezihe Muhiddin Tepedelengil

Savcı ve ceza hâkimi olan Muhiddin Beyin kızı olarak İstanbulda, 1889 yılında doğdu. Kandilli Mahalle Mektebine gönderildi, eğitimi daha sonra evinde devam ettirildi. Kumkapı Rahibe Okuluna bir süre devam etti. Darülmuallimat’ta da altı ay eğitim aldı.

İdadi tahsilini evde tamamladı, Fransızca, Almanca ve Farsçayla Arap Dillerini ve edebiyatı öğrendi. 20 yaşına geldiğinde İttihat ve Terakkinin Kız Sanayi Mektebine müdür oldu, kız idadisinde öğretmenlik yaptı. 1909-1912 yıllarında dönemin gazetelerinde eğitim, sosyoloji, psikoloji ve edebî içerikli yazıları yayınlandı.

1908-1923 arası Osmanlı Türk Hanımları Esirgeme Derneği, Donanma Cemiyeti kadınlar kolunda çalıştı. 1912de Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Kadınlar Merkezi genel sekreteri oldu. Sultan Reşad’ın desteğiyle kurulan Donanma Cemiyeti’nin İstanbul şubesini oluşturdu.

Dönem yayınlarında kadının sosyal yaşam içerisinde olması gerektiğine dair yazılar yazdı, bu yönde aktif çalışma içerisinde oldu.

Darulmuallimat’ta Hıfsısshha öğretmenliği, İttihat ve Terakki Kız Sanayi Mektebi’nde dil, piyano, jimnastik, biçki-dikiş derleri verdi. İlk ve orta dereceli okullarda müfettişlik yaptı. 1909dan 1930a kadar kadın hakları kapsamındaki çalışmalarını sürdükten sonra siyasetle ilgilenmedi, lise öğretmenliği ve yazarlık yaptı.

1923’te kuruluş izni alamayan Kadınlar Halk Fırkası’nın kuruculuğunu yaptı ve 1927ye kadar başkanlık yaptı. Türk Kadını adlı çalışmasında anı ve gözlemlerine dayanarak Türkiyedeki kadın hareketini değerlendirdi. 1925’teki Kadın Yolu dergisinin genel yayın yönetmeni ve kurucusudur. Aynı zamanda Dellal veya Tellal isimli bir iktisat dergisinin de sahibi ve yayın yönetmeniydi.

5 Aralık 1934 günü Meclis kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren kanun değişikliğini kabul edildiğinde Nezihe Muhiddin, seçme ve seçilme hakkının verilmesinden sonra 1935’teki ilk seçimde İstanbul’dan bağımsız aday oldu.

Valilik ve Türk Kadınlar Birliği tarafından birbiri ardına açılan yolsuzluk, sahtekârlık davalarından 1929 yılındaki Af Kanunu ile kurtulabildi. Kişisel itibarı zedelenen Muhiddin, bir suskunluk dönemine girdi. Evinde yakın dostlarıyla aylık çay toplanları yapmayı sürdürdü. Geçimini öğretmenlik yaparak, roman yazarak kazandı. 1929'da Gazi Osmanpaşa Erkek Orta Mektebine tayin edildi ve bu okuldan emekliye ayrıldı.

1958 yılında İstanbul’da, bir akıl hastanesinde vefat etti.

Eserleri

Şebab-i Tebah (1911)

Benliğim Benimdir (1929)

Türk Kadını (1931)

Güzellik Kraliçesi (1933)

İstanbul'da Bir Landru (1934)

Bozkurt (1934)

Ateş Böcekleri (1936)

Bir Aşk Böyle Bitti (1939)

Avere Kadın (1943)

Bir Yaz Gecesiydi (1943)

Çıngıraklı Yılan (1943)

Çıplak Model (1943)

İzmir Çocuğu (1943)

Kalbim Senindir (1943)

Gene Geleceksin (1944)

Sabah Oluyor (1944)

Sus Kalbim Sus (1944)

Kaynak: Sabiha Doğan, Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Aydın Kadınlar Şair ve Yazarlar (1850-1950), Gaziantep Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Ana Bilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Gaziantep, 2010.