Serdar Ateşer

Serdar Ateşer

Avdet Seyri", eski dildeki anlamıyla geçmişe dönüş, mazide yapılan bir gezinti gibi birşeyi ifade ediyor. Serdar Ateşer, bu gezintiyi birçok müzisyenin yol arkadaşlığıyla 10 yıllık bir sürede tamamlamış ve ortaya 1998 tarihli ikinci albümü Avdet Seyri çıkmıştır.

Avdet Seyri’nin albüm kitapçığını incelediğimizde "1989 yılında evde kaydedilmiştir" diye bir ibare ile karşılaşıyoruz. Serdar Ateşer,ilk albümü "Mütareke Yılları"ndan sonra bu ev çalışmaları ile müziğini epey olgunlaştırmış, ve ortaya çok daha başarılı bir albüm çıkmıştır. Yüzlerce sample ve yer yer insan sesleri kullanılan şarkılarda genel hava insanı kendisiyle hesaplaşmaya zorlayan hüzünlü, traji-komik ve nostaljik bir ruh halini yansıtıyor. Belki albüm kitapçığındaki "Bu albüm, teknoloji ve buna dair ıvır zıvırın toplumlararası değiş tokuşu neticesinde meydana gelen madi-manevi kazalarda telef olanlara adanmıştır." yazısı albümün doğası hakkında fikir verebilir. Özellikle İstanbul temalı ilerleyen ve biraz da bu şehrin karmaşık örgüsünü işleyen albümde, yer yer politik hicivlerle de karşılaşabilmek mümkün. "TİPsiz Parlamento" şarkısı buna güzel bir örnek olabilir.

Serdar Ateşer bu albümde birçok başarılı müzisyenle çalışmıştır. Müzisyenlerin albüme yaptığı katkılar şu şekilde sıralanabilir:

Gitar: Cem Aksel
Gitar: Akın Eldes
Gitar: Hakan Ayer
Ud: Erkan Oğur
Mandolin: Sumru Ağıryürüyen
Akordeon: Levon Balıkçıoğlu
Keman: Şükrü Büyükçınar
Ney: Melih Özçelik
Ney: Ercan Irmak
Bas Gitar: Cem Aksel
Bas Gitar: Turgut Alp Bekoğlu
Bas Gitar: Hakan Kurşun
Trompet: İmer Demirer
Davul: Cem Aksel
Davul: Turgut Alp Bekoğlu
Zurna: Cem Aksel
Kaval: Sokak Satıcısı
Tuşboard: Fuat Domaniç
Tuşboard: Melih Özçelik
Viola: Sami Büyükçınar

Bunların dışında albümdeki vokal içeren 2 şarkının sözlerinin de Murathan Mungan ve Lale Müldür’ün şiirleri olduğunu hatırlatalım. Ayrıca albümdeki şarkılardan biri de Derviş Zaim’in Filler ve Çimen filminin müzikleri arasında yer almaktadır.

Serdar Ateşer bu albümden sonra müzik anlamında pek bir ürün ortaya koymamış, birkaç dergide yazıları ve söyleşileri yayınlanmıştır. Türk müzik tarihin gizli kalan bu muhteşem albümü, yine şarkılardan birinde geçen ve kitapçığında da yer alan ilginç mesajlarından biriyle de unutulmayacak
gibi:

Parçalarınızı çalın! Parçalarınızı çalın! Enstrümanlarınızı çalın! Parçalarınızı çalın! Kendi parçalarınızı çalın! Üşenmeyin, çalın! Fareleri bırakın çalın! İki üç kişi, tek başına çalın, yedi kişi çalın, üstüste kaydedip çalın, programlamayın çalın! Hep aynı şey tekrar edecek de olsa pattern yapmayın, çalın! Üşenmeyin çalın! Hatalı çalın, edit etmeyin, quantize etmeyin, onla bunla karşılaştırmayın, komplekslenmeyin ,çalın! ’Adamlar...’ demeyin, KONUŞMAYIN! Çalın! Parçalarınızı çalın, enstrümanlarınızı çalın, ÇALIN!