John Dillinger
1930’lu yıllarda Amerika’nın Ortabatı Bölgesi’ni kasıp kavurmuş, 1903-1934 yılları arasında yaşamış banka soyguncusu. Cana yakınlığı, şiddetten kaçınması ve o sıralarda halkın pek çoğunun ekonomik zorlukların sorumlusu olarak gördüğü bankaları hedef alması nedeniyle bir kanun kaçağı olmasına rağmen bazı çevrelerde bir halk kahramanı olarak anılmıştır. Birkaç kez yakalnmış ancak tutuklu bulunduğu yerlerden her seferinde kolaylıkla kaçarak yerel polis örgütlerini zor durumda bırakmıştır. Bir seferinde tutuklu bulunduğu İndiana’nın Crown Point (Taç Noktası) Kasabası’ndaki tutukevinden siyaha boyalı bir tahta parçasını silah gibi göstererek kaçması üzerine çevre şehirlerde bu kasabanın adının Clown Point’e (Palyaço Noktası) çevrilmesine yol açmıştır.
Hakkındaki bir diğer rivayete göre ise, tutuklu bulunduğu hapishanenin müdürünü rehin aldıktan sonra hapishanenin arabası ve şoförü ile kaçarken çevredeki bir bankaya girip soymuş ve bankadan aldığı paranın bir kısmını hapishane müdürü ve şoförüne pay olarak vermiştir. FBI, banka soygunları ve cinayetler o sıralar görev alanına girmediği için konu ile ilgilenmiyordu. Fakat son soygununda Dillinger hayatının en büyük hatasını yaparak kaçtığı polis merkezindeki şefin aracını çalmıştı. Bu bir federal suçtu ve FBI’ın görev alanına giriyordu. FBI’ın efsanevi başkanı J. Edgar Hoover, Dillinger’ın yakalanması durumunda halkın, o sıralarda yeni kurulmuş olan FBI’a desteğinin artacağını düşünerek bu konuyu çok önemsiyordu. John Dillinger, Chicago Kenti’nde, ilişki içinde bulunduğu Polly Hamilton’ın yanında saklanmaktayken, Hamilton’ın arkadaşı Ana Cumpanas’ın Amerika’da oturma izni karşılığında FBI’a ihbarda bulunması sonucu bir sinema çıkışı pusuya düşürülüp öldürüldü. FBI’ın atış poligonlarındaki hedeflerin üzerinde hala daha John Dillinger’ın resminin bulunduğu söylenir.